Hikayeler yazıyoruz. Hikayeler yazmak içinde biraz hayaller kuralım dedik. Yani vizyonlar çizelim istedik. Peki ne için ki? Elbette ki ilçemiz ve halkımız için hayaller kuralım yani vizyonlar çizelim istedik. Çünkü hikayeler önemlidir. Çünkü hikayeler demek vizyonlar demektir. Ayrıca hikayeleri olmayanların da ancak masalları olur. Ama artık masallar da bitti. Şimdi artık hikayeler zamanıdır diyoruz. Yani vizyonlar zamanıdır diyoruz. İşte bu yüzden belediye başkanı ve belediye meclis üyeleri bir şeyler yapsalar güzel olmazmı diyoruz? Mesela ne gibi şeyler yapsalar ki?
Mesela Belediye Başkanı ve Belediye Meclis Üyeleri bir gün işi gücü bırakıp yollara çıksalar ne olur? Mesela Ulubatlı Hasan Çeşmesinden 1 bardak su içseler güzel olmazmı? Mesela Dikmen Yaylasına çıkıp oradan şöyle bir güzel aşağıya doğru Hendeğe baksalar güzel olmazmı? Mesela sonra oturup ilçemizle ilgili bir güzel düşünseler ve aralarında güzel şeyler konuşsalar güzel olmazmı? Mesela sonra aşağı inip Kadife Deresinde bir güzel sucuk ekmek yeseler güzel olmazmı? Mesela daha sonrada Balıklı Deresine gidip orada bir bardak çay yada bir bardak kahve içseler güzel olmaz mı? Olur değil mi? Evet bizlerde güzel olur hemde çok güzel olur diyoruz. Peki ne gibi güzel şeyler olur ki? O zaman buyrun yazımızı okumaya devam edelim diyoruz.
Hendek merkezden 36 km uzaklıkta olan Dikmen Yaylası 1725 metre olarak Marmara bölgesinin en yüksek dağıdır. Kartepe 1602 metre ile Marmara bölgesinin 2. yüksek dağıdır. Keremali Dağı ise 1541 metre ile Marmara bölgesinin 3. yüksek dağıdır.
Evet durum böyledir. Ama ne yazık ki yıllardır ihmal edilmektedir. Aslında içerisinde birçok saklı değerleri olan büyük bir turizm potansiyeli bulunmaktadır. Halk tabiriyle Dikmen Yaylasının taşı da toprağı da altındır diyoruz. Peki neden böyle düşünüyoruz ki?
Çünkü yazın ıslatılmış çim üzerinde kışında kar üzerinde kızakla yada şamyalle kayak yapılabilir. Yani bırakın öyle yok telesiyej çok pahalıymış. Yok yatırım yapılamazmış. Gerek yok ki. İşte buyrun her yer birer doğal kayak pisti gibidir. Yazın ister ıslatılmış çim üzerinde kızak yada şamyelle kayak yada çim üzerinde kayak yapılabilir. Kışında kızakla yada şamyelle kar üzerinde kayak yapılabilir. Küçük küçük kafeteryalar ile sucuk ekmek veya çay yada kahve satışları yapılabilir.
Yada Çiğdem Yaylasında yazın çim üzerinde futbol golfü yapılsa güzel olmaz mı? Veya Beşoluk ve Drım Drım Yaylalarında yazın ıslatılmış çim üzerinde kızak yada şamyelle kayak kışın da kar üzerinde kızak yada şamyelle kayak yapılsa güzel olmaz mı? Yine küçük küçük kafeteryalar ile sucuk ekmek veya çay yada kahve satışları yapılsa daha da güzel olmaz mı?
Olsa güzel olur değilmi? Ama olmuyor? Peki neden olmuyor? Çünkü yol yok. Yani araçların yaz kış çıkabileceği şekilde yollar yok. Peki ne yapılması gerekiyor ki? Yolların plastik elyaf telli betondan yapılması gerekiyor. O zaman yazında kışında rahatlıkla araçlarla çıkılabilir. Bunu da şöyle anlatmak istiyoruz. Eskiden kerpiç yani toprak evler yapılırken toprak çamurunun içerisine saman parçaları koyulurdu. Bu şekilde toprak çamuru birbirine bağlanmış olurdu. İşte plastik telli betonda öyledir. Plastik elyaf tel parçaları beton harcının içerisine atılarak bir güzel karıştırılır. Bu şekilde yapılan beton yollar parçalanmaz. Birbirinden ayrılmaz ve çökmez. Yani plastik telli beton yollar halk tabiriyle evladiyelik olur. Böyle olsa güzel olmazmı? Olur değilmi?
Ama olmuyor. İşte bu yüzden bir gün Belediye Başkanı ve Belediye Meclis Üyeleri işi gücü bıraksalar ve Dikmen Yaylasına çıksalar ve orada bir meclis toplantısı yapsalar güzel olmazmı? Olur değilmi? Peki olursa ne olur ki? Bizlere göre imar işleri bekler ama yayla yolları beklemez derler diye olur diyoruz. Çünkü halk tabiriyle bir dağ var uzakta gitmesekte kalmasakta o dağ bizim dağımızdır. Bizlerde artık böyle olmamalı diyoruz. İşte bu yüzden bir Belediye Meclis Toplantısı Dikmen Yaylasında yapılırsa çok da güzel olur diyoruz.
Saygılarımızla
Arş.Yaz.Mak.Yük.Müh.Kayhan Şafak